Sürekkli iyileştirme mi yoksa köleliğin sürekliliği mi?
KAİZEN FELSEFESİ
Robotlarımı nasıl daha hatasız ve verimli çalıştırabilirim.
Kapitalizmde emek (insan) üretim faktörlerinden biridir. Kaizen de kapitalizm felsefesinden bağımsız değildir.
Üretim faktörlerinden birindeki iyileştirme kapital sahibine (patrona) daha çok kazandırır.
Kapital sahibi en kısa zamanda en az maliyetle en çok ürünü çıkarmayı hedefler.
Bütün bu felsefelerin amacı budur.
Firavunun ehramına taş taşırken seni gönüllü hale getirirler.
Sürekli olarak verimliliği artıralım, israfı azaltalım, zamanımızı artıralım ve bu zaman ile daha çok üretelim hepsinde hem fikirim ve çok güzel görüşler.
Peki tüm bu çabalar sonucu ortaya çıkan artı değeri nasıl dağıtacağız? Hepsi sermaye sahibinin mi olacak? Bu felsefe ya da sistemlerin hiç biri bu konuya değinmiyor. değiniyorlarsa da 20 küsür yıllık çalışma hayatımda katıldığın onlarca eğitim, seminer veya konferans ta ben denk gelmedim.
Çalışma hayatında genel olarak "iş veren zaten senin 8 saatlik süreni satın aldı ve bu süre içerisinde yaptığın çalışmlardan elde ettiğin değerin hepsi iş verene aittir."
İnsana insan olduğu için değer vermediğiniz her sistemde kaybetmeye mahkumsunuz, çökmeye mahkumsunuz. Hangi makam, mevki, iş, yaş, meslek olduğu fark etmeksizin insanın ruhunu ve insan olduğu için kıymetli olduğunu hissettirmezseniz o insandan başarıyı bir yere kadar alırsınız.
Burada insana verilen değer öyle kaizen felsefeleri, iso yönetim sistemleri, kişisel gelişim eğitimlerindeki bir birine gaz verme partileri şeklinde olmamalı. Bu şekilde yapay değerler bir yere kadar sizi idare edebilir.
Bir süre sonra insanlar Kayseri'lilerin dediği gibi "kuru kuruya gadan alim, takır takır uğrunda ölim" modunu fark ederler.
Özetle;
Robotlarınızı daha hatasız ve verimli çalıştırmanızda hibir sıkıntı yok ama artırdığınız gelirinizi robotlar ile paylaşmazsanız verim artışınızın sürekliliği olmaz.